Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) milletvekili Devrim Barçın, sosyal medya hesabından 2022 ve 2023 yıllarına ait vergi ve Fiyat İstikrar Fonu (FİF) rakamlarını paylaştı.
Barçın'ın açıklamaları, vergi ve fonlar arasındaki farkları ve bunların ekonomik etkilerini ortaya koyuyor.
Barçın açıklamasında, “Çok net ifade etmek isterim ki kamu kaynakları artık bu çevrelere çok daha kısıtlı kullandırılmalı ve sınırlı olan kamu kaynakları da ağırlıklı olarak esnafa, üreticiye, küçük ve orta boy işletmelere kullandırılarak kamu kaynakları belli çevreleri zengin etmek için değil ülke ekonomisini büyütmek için kullanılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Açıklama şöyle:
İŞTE RAKAMLAR VE GERÇEKLER
YIL 2022
Toplanan Kurumlar Vergisi
1 MİLYAR 354 MİLYON TL
Toplanan Fiyat İstikrar Fonu
1 MİLYAR 676 Milyon TL
YIL 2023
Toplanan Kurumlar Vergisi
2 MİLYAR 981 MİLYON TL
Toplanan Fiyat İstikrar Fonu
2 MİLYAR 830 MİLYON TL
Barçın, 2022 yılında FİF'de toplanan paranın, 5781 şirketin beyan ettiği Kurumlar Vergisi'nden yüksek olduğunu belirtti. 2023 yılında ise FİF'de toplanan paranın, Kurumlar Vergisi'nin hemen altında olduğunu vurguladı.
Barçın, ödenen Kurumlar Vergisinin yaklaşık %55'inin bankalar ve sigorta şirketleri tarafından ödendiğini, geri kalan miktarın neredeyse yarısının ise casinoları olan oteller tarafından karşılandığını belirtti.
Barçın’ın açıklaması şöyle:
2022 yılında ana kaynağını Akaryakıtın oluşturduğu ve vatandaşın ödediği FİF'de toplanan para, 5781 şirketin beyan ettiği Kurumlar vergisinin üstünde, 2023'de ise hemen altındadır.
Ödenen Kurumlar Vergisinin yaklaşık %55'ini Bankalarımız ve Sigorta şirketlerimiz, geriye kalan rakamın da neredeyse yarısını Casinosu olan oteller ödemektedir.
Dünyanın hiçbir yerinde, Türkiye de dahil, ana ağırlığı akaryakıt olan ve vatandaşın ödediği para ile oluşan bir fonda toplanan para, asla o ülkede toplanan Kurumlar Vergisinden fazla veya hemen altında olmamakta, tam aksine toplanan kurumlar vergisi bu tür fonlarda toplanan paradan kat ve kat fazla olmaktadır.
Sadece bu 2 rakam bile ülkedeki kayıt dışı ekonominin ne boyutta olduğunu bize gösterirken, kalkıyorlar ve diyorlar ki sigorta emeklilerine, asgari ücretliye, kamu çalışanlarına hayat pahalılığı ödeneğini vermeyin, FİF'deki kaynak ile bizi sübvanse edin.
Yasa gereği bu kaynak (FİF) ile üretici ve hayvancı sübvanse edilirken artık onları sübvanse etmeyin bize daha da çok teşvik verin diyorlar yani.
Zaten bu hükümet sizin yarattığınız kayıt dışı ekonomiye göz yumarak size gerekli kaynağı yaratmakta ve yükü de vatandaşa yüklemektedir ama olmaz, daha da versin daha da versin !
Hükümetin hiç bir yanlış ekonomi politikasını eleştirmeyenlerin, alternatif öneri sunmayanların ve ülkede kayıt dışı ekonominin ana kaynağı olanların, çalışan ve emeklinin maaşına söyleyecek tek bir lafı bile olamaz.
Çok net ifade etmek isterim ki kamu kaynakları artık bu çevrelere çok daha kısıtlı kullandırılmalı ve sınırlı olan kamu kaynakları da ağırlıklı olarak esnafa, üreticiye, küçük ve orta boy işletmelere kullandırılarak kamu kaynakları belli çevreleri zengin etmek için değil ülke ekonomisini büyütmek için kullanılmalıdır.