İşte protokol
Türkiye ile KKTC arasında 20 Temmuz’da imzalanan mali protokolün ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. Protokole göre Kooperatif Merkez Bankası yeniden yapılandırılacak, elektrik, telekom ve limanlarda kamu - özel işbirliğine geçilecek, 2109 sonuna kadar kamuya istihdam yapılmayacak, maaşlar hariç ödeneklerden yüzde 10 tasarruf edilecek, KIB-TEK’teki personel maliyetleri azaltılacak.
Türkiye ile KKTC arasında 20 Temmuz’da imzalanan mali protokolün ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. Protokole göre Kooperatif Merkez Bankası yeniden yapılandırılacak, elektrik, telekom ve limanlarda kamu - özel işbirliğine geçilecek, 2109 sonuna kadar kamuya istihdam yapılmayacak, maaşlar hariç ödeneklerden yüzde 10 tasarruf edilecek, KIB-TEK’teki personel maliyetleri azaltılacak..
Türkiye
ile KKTC arasında 20 Temmuz Cumartesi günü imzalanan mali protokolün
ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı.
YKP
Genel Sekreteri Murat Kanatlı, son imzalanan ekonomik paketin detaylarını kamuoyu ile paylaştı.
Protokolde 2109 yılı sonuna kadar kamuda
yeni geçici işçi istihdamı yapılmaması, maaş ve benzeri ödemeler hariç diğer
ödeneklerden yüzde 10 tasarruf edilmesi amacıyla tedbir alınması gibi maddeler
bulunuyor.
Protokolde Kooperatif Merkez Bankası
yeniden yapılandırılması ve “Devletin Kooperatif Merkez Bankası’na günümüze dek
olan borçlarının geri ödeme planının yapılması” yer alıyor.
Özelleştirme öngörülen elektrik
konusunda ise “KIB-TEK faaliyetlerinin fonksiyonel ayrıştırılmasının (üretim -
iletim - dağıtım) tamamlanarak, muhasebelerinin ayrı ayrı takibinin yapılması” ve
“KIB-TEK’teki personel maliyetlerinin azaltılması maddesi” protokolde yer
alıyor.
Aynı şekilde “Telekomünikasyon Dairesi’nin
yapılandırılması çerçevesinde Kamu - Özel işbirliği modeli ile ihale ilanına
çıkılması” maddesi protokolde yer alıyor.
“K.T. Liman İşçileri Şirketi imtiyazını
kaldıracak yasanın yürürlüğe girmesi” maddesinin yer aldığı protokolde çalışma
takvimi olarak Ekim 2019 koyuldu.
Bunun yanında limanlar konusunda “Mağusa
Limanın Dönüştürme Projesi ile Girne Antik ve Turizm Limanlarının gelişimini
içeren projelere ilişkin fizibilite çalışmasının tamamlanması ve Aralık 2019’a
kadar “Kamu - Özel işbirliği çerçevesinde ihale dosyalarının hazırlanması”
hedefi protokolde yer aldı.
Protokolde tarım konusunda ise tarım
bütçesinin bütçesi rakamlarını aşmaması ve 2020 yılı bütçesine borç
aktarılmaması maddesi ile mevcut bütçe ile yılın tamamlanması ifadesi yer aldı.
Eğitim alanında ise “2019-2020 Öğretim
yılında okulöncesi eğitimde tam gün uygulamaya başlanması” maddesine dikkat
çekti.
Protokoldeki “Türkiye Cumhuriyeti'nden
temin edilecek turizm istatistikleri yazılım sisteminin KKTC Turizm ve Çevre
Bakanlığının kullanımına uyarlanması” maddesi de dikkat çekti.
KANATLI: İÇİNDEKİLERİN ÖĞRENİLMESİNİ İSTEMİYORLAR
Öte yandan YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı, “protokol gizli çünkü içindekilerin
öğrenilmesini istemiyorlar” dedi ve protokolün kendilerine ulaştığının ve
kamuoyunun bilmesinde yarar olduğuna inandıkları için detayları
paylaşacaklarına vurgu yaptı.
Kanatlı, protokolde
“Kooperatif Merkez Bankası yeniden yapılandırılacaktır” dendiğini, bunun da
tıpkı güneyde olduğu gibi bankanın kademeli olarak kapatılması hedefi olduğunu
belirtti. Kanatlı, bunun adımları olarak de “Banka iştiraklerinin elden çıkarılması”,
“Bankanın yeniden yapılandırma planının hazırlanması” olarak sıralandığını,
bunun yanında kamuoyundan gelecek tepkilerin de önlenmesi için de uygulanması
şüpheli de olsa “Devletin Kooperatif Merkez Bankası’na günümüze dek olan
borçlarının geri ödeme planının yapılması” maddesinin protokole konduğu
söyledi. Buna bir de “Bankacılık faaliyeti yaptığı tespit edilen
kooperatiflerin bankacılık lisansı almalarının sağlanması veya bu faaliyetlerin
durdurulması” maddesinin eklenerek diğer kooperatiflerin çalışma alanlarının
daraltılması da hedeflendiğini söyleyen Kanatlı, bunun tipik troyka tarzı
neoliberal dayatma olduğunu, dayanışma temelli kooperatifleri kapatarak finans
kapitalin kar hırsına ülkeyi terk etmeye niyetli olduklarını da vurguladı.
Elektrik konusunda eski
sürecin tekrarının bu protokolde de yer aldığını söyleyen Kanatlı, bunu
maddenin geçmişten kopyalanarak aynen alındığını ve “KIB-TEK faaliyetlerinin
fonksiyonel ayrıştırılmasının (üretim - iletim - dağıtım) tamamlanarak,
muhasebelerinin ayrı ayrı takibinin yapılması” maddesi olarak yeni protokole
girdiğini söyledi. Kanatlı, elektrik konusunda bir yandan özelleştirme
modelleri yürürlüğe konurken diğer yandan da “KIB-TEK'de personel
maliyetlerinin azaltılması yönündeki çalışmaların tamamlanması” yönünde hedef
konduğunun da altını çizerek, bunun da kurumun tümden özelleştirilmesi yönünde
bir adım olarak okunması gerektiğine vurgu yaptı.
Kanatlı ayni şekilde
“Telekomünikasyon Dairesinin yapılandırılması çerçevesinde Kamu - Özel
işbirliği modeli ile ihale ilanına çıkılması” maddesinin protokolde yer
aldığına vurgu yaparak bu kurumun da cemaat sermaye çevrelerine peşkeş
çekilmesi için hedef olarak Aralık 2019 tarihinin konduğuna vurgu yaptı.
Kanatlı, daha önceki
protokollerde de olan “K.T. Liman İşçileri Şirketi imtiyazını kaldıracak
yasanın yürürlüğe girmesi” maddesinin gene bu yenisinde de olduğu ama çalışma
takvimi olarak da bu kez Ekim 2019 koyulduğuna dikkat çekti. Bunun yanında
Limanlar konusunda “Mağusa Limanın Dönüştürme Projesi ile Girne Antik ve Turizm
Limanlarının gelişimini içeren projelere ilişkin fizibilite çalışmasının
tamamlanması” yazan kısma dikkat çeken Kanatlı, kamuoyunun bu vesile ile
“dönüştürme projesi” başlığı ile tanıştırıldığını ama şeffaflıktan dem
vuranların bunun ne demek olduğunu kamuoyundan gizlediklerini ancak Aralık
2019’a kadar “Kamu - Özel işbirliği çerçevesinde ihale dosyalarının
hazırlanması” hedefi konduğunu söyledi. Kanatlı yakında iki limanın da
özelleştirilmesinin önemli bir iş gibi kamuoyu ile ‘kendi projeleri’(!) gibi
paylaşılacağına ama protokolde açıkça görüldüğü gibi bunun da TC’nin dayatması
ve cemaat sermayesine yeni bir peşkeş olduğunun net olduğuna vurgu yaptı.
Kanatlı, tarımda önemli
bir sorunun herkesi beklediğine dikkat çekerek “Tarım bütçesinin yılı bütçesi
rakamlarını aşmaması ve 2020 yılı bütçesine borç aktarılmaması” maddesi ile
mevcut bütçe ile yılın tamamlanması zorlaması yapıldığını ama UBP’lilerin bile
2018 yılı bütçe görüşmelerinde 2019 yılı bütçesine konan rakamın yeterli
olmadığı defalarca söylediğine dikkat çekerek, bu hali ile UBP’nin topluma bir
kez daha yalan söylediğini açığa çıktığını vurguladı. Kanatlı, tarıma yapılan
destek ödemelerinin yetersizliği konusunda UBP’lilerin açıklamalarının
arşivlerden çıkarılarak hazır edilmesi tavsiyesinde de bulundu, “çünkü bu bütçe
ile Tarım alanında bu yılı tamamlamaları imkansızdır” diyerek sözleri
tamamladı. Kanatlı, YKP olarak tarım destek modellerinin yeniden düzenlenmesine
destek verdiklerini, küçük çiftçi ve hayvancının daha iyi şekilde, üretimi artıracak
şekilde desteklenmesi, gıda egemenliğinin koruma altına alınacak şekilde reform
edilmesi gerektiğine inandıklarını ama burdaki amacın bu olmadığının belli
olduğunu da vurguladı.
Eğitim alanında ise
“2019-2020 Öğretim yılında okulöncesi eğitimde tam gün uygulamaya başlanması”
maddesine dikkat çeken Kanatlı, bunun da aniden gündeme düşmesinin izinin
protokolde bulunduğunu söyledi. Kanatlı, bu dayatma ile okullar hazır olmadan
bir dayatma ile kaosa sürükleneceklerinin altını çizdi.
Daha önce öğrenci verilerinin
TC ile paylaşıldığını buna tepkilerinin olduğunu söyleyen Kanatlı, yeni adımın
turizm olduğunu söyledi ve bu konuda protokoldeki “Türkiye Cumhuriyeti'nden
temin edilecek turizm istatistikleri yazılım sisteminin KKTC Turizm ve Çevre
Bakanlığının kullanımına uyarlanması” maddesine de dikkat çekti.
Kanatlı, YKP olarak
halkın geniş kesimlerinin yararına olmayacağına, TC’nin dayatması böylesi yıkım
paketleri ile yalnızca bağımlılığın artacağına, dini cemaat sermayesine
kuzeydeki kamusal alanların peşkeşinin devam edeceğine inandıkları için
geçmişte de olduğu gibi bu yıkım paketine karşı da direnmeye, direnenlerle
beraber olmaya devam edeceklerine vurgu yaptı.