Baybars: Emirname konusu bitti ama hala kaosa oynanıyor
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde konuşma yapan milletvekillerine teşekkür etti, olumlu ve yapıcı eleştirilerin 2019 yılı hedefleri için değerlendirileceğini söyledi. Baybars, iskân malı arazilerin nasıl değerlendirildiğini aktararak, bu kapsamda turizm yatırımı amacıyla verilen ve kullanılan bin kadar arazi olduğunu belirtti.
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde konuşma yapan milletvekillerine teşekkür etti, olumlu ve yapıcı eleştirilerin 2019 yılı hedefleri için değerlendirileceğini söyledi.
Baybars, iskân malı arazilerin nasıl değerlendirildiğini
aktararak, bu kapsamda turizm yatırımı amacıyla verilen ve kullanılan bin kadar
arazi olduğunu belirtti.
Ayşegül Baybars, “Karpaz’da sözü edilen arazi de böyle. Bu
arazi söz konusu kişiye UBP’nin hükümette olduğu 2013’te verildi. Daha sonra bu
işlem Sibel Siber hükümeti tarafından iptal edildi. 4 Aralık 2018 tarihli
Bakanlar Kurulu kararıyla arazi aynı kişiye verildi. Bu arazi üzerinde turizm
yatırımı yapıldı. Kalkınma Bankası kredi verdi. Kişi bunu ödedi. Yani arazinin
üzerinde değerinden fazla yatırım var. Bu kararı kazanılmış haklara saygı
çerçevesinde verdik. Kararın, idare hukuku prensiplerine aykırı olduğunu
düşünmüyoruz” dedi.
Emirname konusunun bittiğini ama hala kaosa oynandığını
söyleyen Baybars, bugüne kadar birçok bölgenin imar plana kavuşturulmadan bir
gecede çıkan emirnamelerle on kat, yirmi kat yükseklikteki binalara yol
açıldığını söyledi.
Ayşegül Baybars, Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi imar planı
çalışmalarının Kasım 2016’da başladığını ancak alanın büyük olması ve planlama
ekibinde çalışanların sayısının az olması nedeniyle çalışmanın uzadığını dile
getirdi. Baybars, “Yardım alınmasına rağmen çalışma beklenen hızda ilerlemedi”
dedi.
Mevcut durum analizlerine değinen Baybars, “Mağusa’da az
bölge kalmıştır belki ama faaliyetlerin düzenlenmesi açısından emirnamenin
önemli olduğunu düşünüyorum. Yeniboğaziçi’nin sit alanı olmasından kaynaklı
insanların mağduriyeti var ve biz bunu dikkate alacağız. İskele’yi hala şanslı
görüyorum. Burayı doğru planlamanın tam zamanıdır. İmar planı çalışmalarını
güvence altına alacak emirnameyle yaptığımız şey, bölgedeki mevcut durumu biraz
yavaşlatıp, koruma altına almaktı” dedi.
Büyümenin merkezden başlaması gerektiğini, emirnamenin
sadece yatay ya da dikey büyüme olarak değerlendirilemeyeceğini söyleyen
Baybars, yatırımcıların yatırımlarını güvence altına alacak, naylon projelerin
buralara girmesini engelleyecek bazı tedbirler almayı hedeflediklerin ifade
etti.
Baybars, “İnşaat sektörünün zarar görmesini ne ben isterim
ne de hükümet ister” vurgusunda bulundu.
Emirnamenin hazırlarlarken sadece 3 belediye başkanı ve
teknik ekibiyle görüşüldüğünü söyleyen Bakan, “3 belediye başkanının çelişkili
açıklamaları olmasına rağmen, üç başkan da ‘emirname çıkarın bizi müteahhit
baskısından çıkarın’ dedi. Bu konuşmalar şahitsiz konuşmalar değil” şeklinde
konuştu.
“İlk günkü duruşumuz neyse koruduk” diyen Baybars, “Empoze
olduğunu söyleyenler eski emirnamelerin bir gecede yayınlandığını unuttu mu?
Bilgi kirliliği, kaos ve karmaşıklık temiz bir yere taşındı. Müteahhitler
eylemden bu nedenle vazgeçti. Kaos ve eylem isteyenler için üzgünüm” şeklinde
konuştu.
İmar planının yol haritasını çizdiklerini söyleyen Baybars,
5589 sayılı yasanın birçok maddesinin tadil edilmesi, ilgili tüzüklerin
değişmesi konusunda hedefleri olduğunu da belirtti.
Bakan Baybars, “Tartışmaların tek sevindiren yanı imar planı
yapılacağını bilmesine rağmen hiç katkı koymayan kişiler şimdi heyecan duyuyor.
Emirnameye bir yıl süre konması da bunun göstergesi. Katılımcılığı
destekliyoruz” dedi.
Belediyeler konusunda da konuşan Baybars, belediyelerle
ilgili yasanın kadük olduğunu, bunu çöpe atma gibi bir tutumları olmadığını,
üzerinde çalıştıklarını, iç denetim, belediye başkanı ve meclis üyelerinin
yetki görev ve sorumlulukları ile ceza ve yaptırımla ilgili maddelerde
düzenleme ve eklemeler olduğunu belirtti.
Baybars, personel istihdamı konusundaki istismarın ortadan
kaldırılması konusunda bir maddeyle ilgili çalışma yaptıklarını söyledi.
Belediyelerin aciz hale düşmesi halinde ne yapılacağı, nasıl
bir yol izleneceğiyle ilgili hususların da tasarıya eklendiğini söyleyen Bakan,
denetimin sayıştaydan çıkarılması, Belediyeler Yasası’na bu konuda ekleme
yapılması, gelirlerin artırılması konusunda bir takım değişiklikler olduğunu
söyledi.
Belediyeler Yasası’nın belediye sayısının azaltılması ve
hizmet modellemesiyle ilgili reformları da içerdiğini kaydeden Bakan, “Belediye
yasa tasarısı neredeyse bitmek üzere. Belediyeler Birliği ile hem
hukukçularımız hem de uzman kadromuz güzel bir çalışma gerçekleştirdi. Komite
tasarıyı ocak ayı içinde bakanlar kuruludan geçirerek ve meclis gündemine
alacağız” dedi.
İçişleri Bakanı Baybars, “41 muhtarın binasının Merkezi
İhale Komisyonu’na gönderildi. İhale bugün bitti” dedi.
E-devletin en temelinde muhtarların olacağını söyleyen
İçişleri Bakanı, muhtarların mekânsal adres kayıt sistemi ve kütüklerini
tutmasının önemli olduğunu, bu nedenle teknolojiyi bilen muhtarlar için el
kitabı hazırladıklarını kaydetti.
Baybars, “Muhtarlar, asgari ücretin yarısı kadar ödenek
alıyor. Maliye Bakanlığı ile bunun asgari ücretin üçte ikisine çıkarılması
görüşmesi oldu. Kriz, 2019 başı itibarıyla bunun hayata geçmesine engel
görünüyor ama bütçe olanakları izin verdiği takdirde Maliye Bakanlığı ile
çalışacağız. Muhtarların ödeneklerinin yetersiz olduğu konusunda hem fikirim.
Kendilerine tüzükle verilen ve hazırladıkları belge başına aldıkları miktar
var…” dedi.
Vatandaşlıklar konusunda da açıklamada bulunan Baybars, “Bu
en hassas olduğumuz konu. Planlamanın sınıfta kaldığı bir ülkede doğduk,
büyüdük ve yaşıyoruz. Vatandaşlık, yabancı iş gücü, ülkedeki nüfusun idaresi
konusunda ciddi bir çalışmayı bugüne kadar tamamlayamadık” şeklinde konuştu.
Nüfus politikasının İçişleri Bakanlığı’nın görevi olarak
görüldüğünü dile getiren Baybars, bu konuya çalışma ve ekonomi bakanlıklarının
ciddi katkısı olması gerektiğini söyledi.
Yurttaşlıklar konusunda da konuşan Baybars, 10 istisnai
vatandaşlık konusuna değinerek, “Burada doğmuş, büyümüş, burayı vatan bilmiş,
gidecek başka yeri olmayan çocukları ve gençleri vatandaş yapmanın karşısında
değiliz. İptal ettiğimiz vatandaşlıklar arasında böyle kişiler yok” dedi.
Baybars, Muhaceret Dairesi’ne memur alacaklarını da
açıklayarak, “Yeterli olmasa da daire biraz rahatlayacak. Vatandaşlık konusunda
talep çok, izlenmesi gereken sıra ve usul çok fazla” şeklinde konuştu.
İçişleri Bakanı, Daimi İkamet İzni ile Yurttaşlık Yasa
tasarısını Bakanla Kurulu’na sunduklarını, partilerden görüş gelmesi durumunda
bu tasarılarla nüfus politikasını ortak akılla belirleyeceklerini söyledi.
Öğrenci izinleri konusuna değinen online sisteme işaret
ederek, 1 Ekim’den bugüne kadar 45 bin 518 kişinin sisteme kayıt yaptırdığını
kaydeden Baybars, “Kayıt dışı yaşamı da engelleyecek bir sistem. Öğrencilerle
ilgili af zaruriydi. Genel olarak aflarla devlet otoritesinin ve ciddiyetinin
sarsılabileceğinin farkındayız” dedi.
Merkezi Cezaevi konusuna da değinen Baybars, “Yeni cezaevi
son birkaç ayda yavaş ilerliyor ama durmadı. Mayıs 2019 hedefi şaşmış değil”
dedi.
Baybars, “Kırsal kesim 7 bin küsurun üzerinde arazi
dağıtıldı. 4 bini aslında arazi değil tarla. Alt yapı yok. İzlenen politikalar
siyasi mesajlar içeriyor. Büyükkonuk, Mevlevi, Güzelyurt ve Yeniceköy’de süren
davalar var. Hem alt yapının olmaması hem de gelişigüzel dağıtımlar sorun
yaratıyor. Alt yapı yatırımlarından da kaçmıyoruz. İhalelere çıkıp etap etap
yapacağız” dedi.
Sosyal konut projesi hakkında da konuşan Baybars, “Arazi
tespitini yaptık Maraş’ta. Proje çiziliyor. İlk başta Maraş, sonra Güzelyurt
…Belli bölgelerde hem fikiriz” şeklinde konuştu.
Lefke’de devlete ait arazi bulmada sorun yaşandığını da
belirten Baybars, bütçeden sonra kaymakamlık binası tespiti için Lefke’ye
gideceklerini açıkladı.