@media screen and (max-width: 768px) { body { font-size: 16px; } }

banner26

'Kıbrıs Rum liderliği Kapalı Maraş konusuna dahil edilmemeli'

banner47

KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Lideri Nikos Anastasiadis'in 9 Ağustos Cuma günü yapacağı görüşmeden kapsamlı çözüm bağlamında beklentisi olmadığını belirterek, Rum tarafının Kapalı Maraş ile ilgili süreçlere dahil edilmemesi ve doğal gaz konusunda öne sürmesi muhtemel "ağzına bir parmak bal çalma anlamına gelecek önerilere" sıcak bakılmaması gerektiğini söyledi. Özersay, 11.

banner57
Güncel 07.08.2019, 13:47 07.08.2019, 13:47
41
'Kıbrıs Rum liderliği Kapalı Maraş konusuna dahil edilmemeli'
banner52
banner32

KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret
Özersay, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY)
Lideri Nikos Anastasiadis'in 9 Ağustos Cuma günü yapacağı görüşmeden kapsamlı
çözüm bağlamında beklentisi olmadığını belirterek, Rum tarafının Kapalı Maraş
ile ilgili süreçlere dahil edilmemesi ve doğal gaz konusunda öne sürmesi
muhtemel "ağzına bir parmak bal çalma anlamına gelecek önerilere"
sıcak bakılmaması gerektiğini söyledi.





Özersay, 11. Büyükelçiler Konferansı kapsamında Ankara'da
bulunduğu sırada AA muhabirinin sorularını yanıtladı.





Akıncı ile Anastasiadis'in 9 Ağustos Cuma günü yapacağı
gayriresmi görüşmenin açık bir gündemle düzenlendiğini belirten Özersay,
"Benim tahminim, güven yaratıcı önlemlerle ilgili olarak bazı konuların
konuşulacağı, belki kararların alınacağı bir toplantı olur. Kapsamlı çözüm
müzakereleri veya kapsamlı çözüm bağlamında bir yere gidişle ilgili çok fazla
bir beklentim olmadığını üzülerek söylemek zorundayım." ifadelerini
kullandı.





Özersay, Kıbrıs Rum tarafının görüşmede çok büyük
ihtimalle Kapalı Maraş ile ilgili süreçte yer almalarını sağlayacak bazı
hamleler yapmaya çalışacağını söyleyerek, KKTC hükümetinin bu durumu doğru
bulmadığını vurguladı.





Kapalı Maraş konusunda Kıbrıs Rum tarafının her zaman
engelleyici konumda devreye girdiğini belirten Özersay, şöyle devam etti:





"O yüzden Kapalı Maraş'ın geleceğiyle ilgili olarak
tam da KKTC hükümeti adım atma aşamasındayken ve bazı adımlar atmışken, Kıbrıs
Rum liderliğini bu işin içine dahil etmemek gerekmektedir ama bu taleple
geleceklerdir muhtemelen. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı'ndan beklentimiz buna izin
vermemesidir. Eğer KKTC hükümetinin doğru bulmadığı, sıcak bakmadığı bir
gelişme yaşanırsa Kapalı Maraş konusunda, bizim de ona göre KKTC hükümeti
olarak başka tavrımız olacaktır."





Rum tarafının bir yandan Türk tarafını Ada'daki doğal
gaza ilişkin sürecin dışında tutmaya çalışırken diğer yandan Kapalı Maraş'ta
söz hakkı istemesinin kabul edilebilir olmadığını dile getiren Özersay,
"Doğal gaz konusunda sahada yaptığımız faaliyetlerin yani bizim de kazı
yapar noktaya gelmemizin önüne geçmek isteyecektir Kıbrıs Rum siyasi liderliği.
Bunu durdurmak için bazı önerilerle gelecektir. Bazı hamleler yapmaya
çalışacaktır." diye konuştu.





Özersay, bu konuda dikkat edilmesi gereken hususu ise
şöyle anlattı:





"Eğer bize 'iki toplumlu bir komite kuralım doğal
gaz konusunda, bu konuları da kendi aramızda konuşuruz' gibi bir öneriyle
gelirlerse buna sıcak yaklaşılmaması gerekir çünkü bizim istediğimiz şey, iki
taraf arasında bu konuda sadece bir diyalog olması değil. Doğal gaz konusu
bizim de sahip olduğumuz kaynaklarla ilgili olduğu için karar alma sürecinin
birlikte olması gerekir.





Bizim o karar alma sürecinin bir parçası olmamız gerekir.
Onun hangi şirketlerin eliyle, ne zaman, nasıl çıkarılacağını, şirketlerin
alacağı yüzdeliği, Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların alacağı payların ne
olacağını oturup konuşmamız gerekir. Bu anlamda etkili ve yetkili bir mekanizma
oluşmadığı sürece doğal gaz konusunda dışlanmışız demektir. Bunun dışındaki
etkisiz, yetkisiz, bir rolü olmayan, göstermelik ağzına bir parmak bal çalma
anlamına gelecek önerilere doğal gaz konusunda sıcak bakılmaması gerektiği
düşüncesindeyim ve bu uyarıyı yapma ihtiyacı hissediyorum."





KKTC Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri Bakanlığının, doğal
gaz konusunda karar almaya yetkili ve etkili ortak komite kurulması önerisini
birlikte hazırlayıp Rum tarafına sunduğunu hatırlatan Özersay, "Eğer iyi
niyet varsa olumlu yaklaşırlar ama şu ana kadar verdikleri mesaj, bunu kabul
etmeyecekleri yöndedir. O yüzden yapacakları başka önerilerle bunu sulandırmalarına
müsaade etmemek gerektiği kanaatindeyim." değerlendirmesinde bulundu.





Özersay, kapsamlı müzakerelerin başlaması için Rum
tarafının Türk tarafından sahada yaptığı çalışmaları durdurmasını istediğine
işaret ederek, "Bizim derdimiz müzakere değil ki. Müzakere etmek için
müzakere etmek statükonun devamı anlamına geliyor. Bir çözüm olacaksa müzakere
edilir." dedi.





"Kapalı Maraş'ta Kıbrıslı Rumların mülkiyet hakkına
halel gelmeyecek"





Kapalı Maraş'ın KKTC'nin bir parçası ve Kıbrıs Türk
Silahlı Kuvvetlerinin kontrolünde askeri bölge olduğuna dikkati çeken Özersay,
"Burada yetki icra eden biziz. Tabii ki biz buranın artık bir süre sonra,
üstelik 50 yıl sonra, askeri bölge değil sivil bir bölgeye dönüştürülmesine
karar verebiliriz." dedi.





Özersay, bununla birlikte mülkiyete dair adımlar atılması
gerekeceğini belirterek, "Kıbrıslı Rumların mülkiyet hakkına halel
gelmeyecek şekilde davranacağımızı baştan söylüyoruz." diye konuştu.





Kıbrıslı Rumların 1974'ten sonra KKTC'de terk ettiği
taşınmaz malların, Kıbrıslı Türklere bundan bir süre sonra Türkiye'den iş gücü
olarak gelenlere verildiğini ve geçen zamanda bu malların kullanımı
çerçevesinde başka bazı hakların doğduğunu anlatan Özersay, taşınmazların eski
mal sahiplerine iadesinin bugün gerçekçi olmadığını söyledi.





Bu noktada tazminatla çözüm yoluna gidildiğini ancak
Kapalı Maraş'ta durumun farklı olduğunu ve 1974'ün ardından Maraş'taki malların
başkasına verilmediğini vurgulayan Özersay, sonradan buranın kullanımını alan
insanların başka haklarının gelişmesinin söz konusu olmadığına dikkati çekti.





Kıbrıs'ta suçluların iadesi, kilise, manastır ve Osmanlı
eserlerinin restorasyonunun yapılması, kayıp şahısların bulunması gibi
konularda iş birliği yürütüldüğüne değinen Özersay, Ada'da karşılıklı güveni
oluşturacak tek unsurun hayata dair konularda yapılan iş birliği olduğunu
belirtti.


banner36
Yorumlar (0)
banner6
Günün Anketi Tümü
Sizce KKTC’nin en büyük sorunu nedir?
Sizce KKTC’nin en büyük sorunu nedir?