
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, Hükümetin geri adım atmaması durumunda “hayatı durdurma planlarını” devreye sokacaklarını vurguladı ve “Ülkemize, irademize ve varlığımıza sahip çıkma zamanıdır.” çağrısı yaptı
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, ortak basın açıklamasını okudu.
Açıklamada, 8 Nisan’da öğretmen sendikalarının; elliden fazla örgüt, sendika ve siyasi partinin katkı ve desteğiyle düzenlediği eylem ve mitinge katılarak, çocuklarını düşünen, eğitime ve toplum yapısına sahip çıkan herkese teşekkür edildi.
“Anayasa’ya, Milli Eğitim Yasası’na, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı bir tüzük, laik eğitim, laik toplum yapısı talebinde bulunulurken, bu iradeyi yok sayıp karar üretenlere” geçit vermeyecekleri vurgulanan açıklamada, “Sonuna kadar hep birlikte mücadeleye devam edilecektir.” denildi ve şöyle devam edildi:
“Pazartesi gününden itibaren eylem ateşini yakacak, halkının iradesine rağmen eğitimde gericileştirme darbesi anlamına gelen Disiplin Tüzüğü'nde yaptığı değişikliği Bakanlar Kurulu ya da hükümet geri çekene kadar bu ateş söndürülmeyecek, genel grev de dahil her türlü mücadele sürdürülecektir.”
Açıklamada, ayrıca, “okullarda verilen mücadelede öğretmenlere baskı, tehdit veya şantaj yapılması durumunda Eğitim Bakanlığı ve hükümetin örgütleri karşısında bulacağı ve doğacak sonuçlardan birincil sorumlu olacağı” ifade edildi.
“ÜLKEMİZE, İRADEMİZE VE VARLIĞIMIZA SAHİP ÇIKMA ZAMANIDIR”
Kıbrıs Türk toplumunun farklı din, dil ve kökenden gelen insanlarla bir arada yaşamış, farklılıklara hoşgörüyle yaklaşan demokratik bir yapıya sahip olduğu vurgulanan açıklamada, bu yapının bozulmasına, değerlerin hedef alınmasına ve çocuklar üzerinden bir çatışma ortamı yaratılmasına izin verilmeyeceği belirtildi.
Halka eylemlere katılma ve destek çağrısı yapılan açıklamada, “Ülkemize, irademize ve varlığımıza sahip çıkma zamanıdır.” ifadesine yer verildi.
Ortak açıklamanın ardından, gazetecilerin soruları yanıtlandı.
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, hükümetin değişiklik önerisiyle görüşme talep etmesi halinde, konunun yorum ya da uzlaşmaya açık olmadığını, yapılması gerekenin tüzüğün geri çekilmesi ve Anayasa’ya uygun hareket edilmesi olduğunu vurguladı.
Yüksek Mahkeme binasının açılışına dair basında yer alan görüntülere de değinen Eylem, ülkede “laiklik karşıtı” bir politika izlendiğini savundu. Hükümete süre tanıyacaklarını belirten Eylem, bu sürenin sonunda herhangi bir değişiklik olmaması durumunda “hayatı durdurma planlarını” devreye sokacaklarını ifade etti.
