'Başpiskopos'un sözleri tam bir Ortaçağ zihniyetidir'
Başbakan Yardımcılığı Dışişleri Bakanlığı Başpiskopos Hrisostomos’un Hristiyanlığın en önemli günlerinden olan Paskalya Bayramı’nda Kıbrıslı Rumlara hitaben yaptığı açıklamayı esee karşıladığını açıkladı… Bakanlık açıklamasında şunlar kaydedildi: ‘Başpiskopos Hrisostomos’un Hristiyanlığın en önemli günlerinden olan Paskalya Bayramı’nda Kıbrıslı Rumlara hitaben yaptığı açıklamayı esee karşılıyoruz. Bu sözler tam anlamıyla bir Ortaçağ yaklaşımını ve zihniyetini yansıtmaktadır.
Başbakan Yardımcılığı Dışişleri Bakanlığı Başpiskopos
Hrisostomos’un Hristiyanlığın en önemli günlerinden olan Paskalya Bayramı’nda
Kıbrıslı Rumlara hitaben yaptığı açıklamayı esee karşıladığını açıkladı…
Bakanlık açıklamasında şunlar kaydedildi:
‘Başpiskopos Hrisostomos’un Hristiyanlığın en önemli
günlerinden olan Paskalya Bayramı’nda Kıbrıslı Rumlara hitaben yaptığı
açıklamayı esee karşılıyoruz. Bu sözler tam anlamıyla bir Ortaçağ yaklaşımını
ve zihniyetini yansıtmaktadır.
Yapılan bu açıklamalar ne yazık ki Rum Ortodoks Kilisesi’nin
ırkçı, ilkel ve hoşgörüden uzak anlayışında küçük de olsa bir iyileşme
olmadığını en açık şekilde gözler önüne sermektedir.
Başpiskopos yaptığı açıklamada, Ülkemize geçip alış-veriş
yapan, seyahatleri için Ercan Havaalanını kullanmayı tercih eden Kıbrıslı
Rumları, hem “ulusal” hem de “dini” değerlerinin erozyona uğramış kesimler
olarak niteleyen Orta Çağ zihniyetini ifade etmekten çekinmemiştir. Bu adada
iki Halk arasında güven ortamını oluşturacak olan en önemli unsur iki tarafın
özellikle ticaret ekonomi ve turizm konularında daha fazla ilişki içerisine
girmesi ve işbirliği yapmasıdır.
Bu noktada Kıbrıs Rum yönetimine bir kez daha çağrı yapmak
istiyoruz, iki taraf arasında zaten var olan güven eksikliğini daha da geriye
götüren bu açıklamaları kınayıp, iki Halkı bir birinden uzaklaştıran
açıklamalar yerine barışçıl ve işbirliğinin önemini vurgulayan mesajı Kıbrıs
Rum toplumuna veriniz. İki taraf arasındaki geçişlerin karşılıklı olarak
artması, ekonomi ve ticaret konularındaki ilişkilerin ve aktivitelerin
kapsamının genişlemesi ve serbestleştirilmesi yaratacağı ekonomik karşılıklı
bağımlılık nedeniyle bu adada asıl ihtiyacımız olan şeydir.’