'Algı operasyonunun faydası yok, sokağın nabzı önemli'
Halkın Partisi Genel Sekreteri Yenal Senin, siyasette yozlaşma olarak adlandırılabilecek yaftalama ve algı operasyonlarının bir noktada kısmen başarılı olsa da; bunun ne siyasi partilere, ne de liderlere faydası olacağını söyledi. Siyasette tutarlılığın önemine işaret eden Senin, “Bir konuda eleştiri yaparsınız ve eleştirinizde haklı olduğunuzda da gerekli baskıyı uygularsınız.
Halkın Partisi Genel Sekreteri Yenal Senin, siyasette yozlaşma olarak
adlandırılabilecek yaftalama ve algı operasyonlarının bir noktada kısmen
başarılı olsa da; bunun ne siyasi partilere, ne de liderlere faydası olacağını
söyledi.
Siyasette tutarlılığın önemine işaret eden Senin, “Bir konuda eleştiri
yaparsınız ve eleştirinizde haklı olduğunuzda da gerekli baskıyı uygularsınız.
Ancak yanlış olduğu ispatlanan konularda veya iddianızda yanıldığınızda çıkıp
özür dilemek de bir gerekliliktir” dedi.
Senin katıldığı bir televizyon programında gündeme dair soruları yanıtladı.
Senin, dörtlü hükümette bazı krizler yaşandığını ve bunun aşılamadığını ifade
ederek, icraat yapamama durumunun çok rahatsız edici olduğunu hep
vurguladıklarına dikkat çekti.
Senin şöyle devam etti:
“Diğer partilerin genel sekreterleriyle yaptığımız iç toplantılarda da bunu
söylemiştim; belli başlı yasa ve çalışmaların ivedilikle yapılması için gerekli
iradeyi ortaya koymamız gerektiğini ifade etmiştim. Aylar geçtikçe ve ekonomik
olarak da iyi yönetilememe durumu söz konusu olunca bu krizin aşılamadığını
gördük ve hükümet sona erdi. O dönemde de asılsız söylemler ortaya çıktı.
UBP’yle bir koalisyon kurulacak ve anında para akışı sağlanacak denildi. 7 ay
geçti bunun üzerinden ve sadece 2019’un sonuna kadar olan dilim serbest
bırakıldı.
Bunun yanı sıra 2020’de imzalanacak ve 3 yıl geçerli olacak olan protokol
de bugünlerde konuşulmaya başlanacak. İleri sürdüğü senaryolar gerçekleşmeyen
kimse de çıkıp ‘Biz böyle düşündük ama olmadı, özür dileriz’ demedi.
Cumhurbaşkanlığıyla ilgili de her şeyin hazır olduğu, ortak aday olacağı ve
UBP’nin de Kudret Özersay’ı destekleyeceği gibi de bir iddia vardı. O kara
propaganda döneminin ardından şimdi UBP içinde 4-5 aday konuşuluyor. Aday
çıkaracaklar belli ki. Hal böyleyken yine bu yaftalamayı yapanlar da “Kusura
bakmayın” demiyor.”
“CUMHURBAŞKANLIĞI KONUSUNDA ÜYELERİMİZİN DÜŞÜNCELERİ VE SOKAĞIN NABZINI
TUTMAK ÖNEMLİ”
Cumhurbaşkanlığı seçimini “doğal akış içinde gündeme gelen konulardan biri”
olarak nitelendiren Yenal Senin, parti üyelerinin düşüncelerinin çok önemli
olduğunu belirtti.
Senin şöyle devam etti:
“Yaklaşık 20 gün önce genişletilmiş parti toplantısı yaptık. Kurucu üyeler
ve şimdiki parti meclisiyle bir toplantı yaptık. Bizim için en önemli olan üyelerimizin
düşünceleridir. Hiyerarşik sistem ne olursa olsun, herkesin eşit güce sahip
olduğunu düşünen bir parti olarak bölge ziyaretleriyle, toplantılarla ilçe
yönetim kurulundaki, parti meclisindeki, kurucu olan, üye olan herkesi dinlemek
istiyoruz. Önemli olan onların izlenimi ve düşünceleri. Cumhurbaşkanlığı toplum
liderliği noktasında bana göre çok önemlidir. Halkın Partisi’nin ve olası
çıkaracağı adayın pozisyonu ne olacak? Partinin geleceği ne olacak? Bunları iyi
irdelemek lazım. Biraz da sokağın beklentisini görmek lazım. Bazı seçimler
belirli rüzgarı arkasına alan kişiler için avantajdır. Hiç beklenmeyen sonuçlar
da çıkabilir. 2015 buna iyi bir örnektir. Yüzde 4 -7 oy alabileceği söylenen
Kudret Özersay’ % 21.3 oy almıştır. Nabzı iyi tutmak gerekiyor. Bizim için
önemli olan sokağın nabzını tutmak ve Ada’nın dört bir yanındaki üyelerinin
düşünceleri. Önümüzdeki bir buçuk ay içinde tam yol haritamız ortaya
çıkacak.”
“CUMHURBAŞKANLIĞI MERKEZE HİTAP EDEN BİR POZİSYONDUR”
Genel Sekreter Senin, Cumhurbaşkanlığını sağ veya sol diye bir ideolojiye
yaslamadığını, bunun merkeze hitap eden bir pozisyon olduğunu belirtti.
Senin, “Bugün sol parti dediğimiz partiler bile ki dörtlü hükümet döneminde
TDP ve CTP de vardı, kamu özel ortaklığında telekomünikasyonun, araç muayene
istasyonlarının daha verimli olacağını söyleyebiliyor. Sol görüşe aykırı bir
hamle olsa bile netice ortadadır” dedi.
“BERLİN’DEKİ GÖRÜŞMELERDEN ÜMİTLİ DEĞİLİM”
Berlin’de yapılacak görüşme konusunda da görüşlerini açıklayan Genel
Sekreter, “Berlin’de bir 3’lü görüşme gerçekleşecek ancak ne konuşulacak nasıl
bir ortak zemin bulunacak hala belirsizliğini koruyor. Berlin’deki görüşme
sonrası belki bir 5’li görüşme de gündeme gelebilir. Ancak bir çözüm olacağı
konusunda ümitli değilim. 50 yıldır denenen ve sonuca ulaşmayan bir yöntem
bugüne kadarki” dedi.
Senin, Crans Montana öncesini hatırlatarak; “Cumhurbaşkanlığına partiler
çağrılmıştı ve görüş sorulmuştu. Biz de o konuda bir mektup yazıp görüş
paylaşmıştık. Cumhurbaşkanı da görüş bildiren tek parti olduğumuz için teşekkür
etmişti. Crans Montana’ya kadar süreci destekleyen bir parti oldu Halkın
Partisi. Crans Montana sonrasında ise eğer bu toplumda bazı şeylerin olmayacağı
görülüyorsa, iki ülkenin federasyondan anladığı aynı değilse, farklıysa bunu
çıkıp topluma söyleyelim ve nasıl adım atacağımızı belirleyelim. Sayın Akıncı
da bunu destekler açıklama yapıp; Rum tarafının zenginliği ve yönetimi
paylaşmaya hazır olmadığını söylemiştir. Bu bağlamda biz de hep şunu
sorguladık. Madem iki toplum farklı şeyi anlıyor, paylaşıma yanaşmıyorsa iş
birliği konusunda ne yapabiliriz onu düşünmeliyiz. Bu yönde bir ortaklığı
konuşmalıyız.” şeklinde konuştu.
“AMAÇLADIĞIMIZ, HESAP VEREBİLİR BİR YÖNETİMDİR”
Halkın Partisi olarak ilk gün söz verdikleri gibi, yolsuzlukların üzerine
gittiklerini belirten Senin, “Bu konuda hiç geri adım olmamıştır, olmaz da.
Bizden beklenti de budur.” dedi.
Eski Eserler Dairesi’yle ilgili alınan kararı hatırlatan Senin, bildikleri
tüm konuları polise bildirdiklerini ve hiçbir konunun peşini bırakmadıklarını
belirtti.