gazetda

“Juju beni tehdit etti”

Güncel

UBP Kurultayı’nda Divan Başkan Yardımcısı olarak görev yapan UBP milletvekili Yasemin Öztürk, Juju olarak bilinen UBP Girne Kadın Kolları Başkanı Fatma Ünal’ın kendisini defalarca tehdit ettiğini söyledi

Ulusal Birlik Partisi 23. Olağan Genel Kurultayı’nda Divan Başkan Yardımcısı olarak görev yapan UBP milletvekili Yasemin Öztürk, Haber Kıbrıs tv’de “Fatma Ünal beni tehdit etti” dedi.

23. Olağan Kurultay’ın anti demokratik bir şekilde geçtiğinin altını çizen Öztürk, parti meclisi oy sayımına çağırılmadığını, divan başkan yardımcısı olarak tutanakları imzalamayacağını açıkladı.

Hiçbir kurultayda divan kararı olmadan oy sayım işlemine geçilmediğini kaydeden Öztürk, kurultayda oy hakkı olmayan bir kişinin oy kullandığını söyledi.

Kurultay boyunca Divan Başkanı Mahmut Özçınar’ın hiçbir itirazı dikkate almadığından yakınan Öztürk “Oy kullanma yetkisi olmayan bir kişi divana geldi ‘Benim üyeliğim yok ama ‘oy kullan’ dediler kullandım’ dedi. Mahmut Özçınar buna bile ses çıkartmadı” ifadelerini kullandı.

“TEHDİT EDİLDİM ONURUM KIRILDI…”

UBP Girne Kadın Kolları Başkanı Fatma Ünal’ın kendisini defalarca tehdit ettiğini açıklayan Yasemin Öztürk “Juju gelip beni tehdit etti. 2-3 defa ‘Polis yok mu? Atın bunu dışarı’ dedi. ‘Hesabını vereceksiniz’ diye tehdit etti. Benim kocamın UBP’ye kim tarafından üye yapıldığını sorguladı. Kamera kayıtları var…” dedi.

“BU PARTİ NE JUJU’NUN NE DE ÜNAL ÜSTEL’İN…”

Ulusal Birlik Partisi’nin ‘rezil’ bir duruma düşürüldüğünü söyleyen Yasemin Öztürk, “Partim adına üzülüyorum” dedi. Yasemin Öztürk “Bu parti ne Juju’nun (Fatma Ünal) ne de Ünal Üstel’in. İstifa etmeyip mücadele edeceğim. Onurum çok kırıldı. Üzüldüm. Yapılan haksızlıklar onur kırıcı hareketler” dedi.

Kurultayda Fatma Ünal yanıma geldi ve bana ‘Senin kocanı kim üye yaptı? Ne işi var burada?’ diye bağırdı. ‘Polis çağırıp attırayım buradan’ dedi. Ona dedim ki, ‘Sen kimsin? Küçük başbakan mısın?’ Eşim görevliydi, görevli kartı vardı. Buna rağmen bana ‘Eşini kim görevli yaptı?’ diye sordu. Hangi gerekçeyle bu tehdidi savurduğunu anlamadım. Polis çağırıp eşimi dışarı attıracağını söyledi,” dedi. Bu tehditlerin kendisini şaşkına çevirdiğini belirten Öztürk, “Bana ‘Seçimden sonra görüşeceğiz’ dedi. Bitti seçim, bakalım ne yapacaklar,” şeklinde konuştu.

Seçim sürecinde büyük usulsüzlüklerin yapıldığını ifade eden Öztürk, oy hırsızlığının açıkça yaşandığını vurguladı: “Kurultayda başkanın usulsüzlüklere göz yumması inanılmazdı. Bir kişi gelip ‘Ben üye değilim ama A4 kağıda imza attım, oy kullandım’ dedi. Buna rağmen başkan, ‘Ne yapalım, artık oy kullanmış’ diyerek olayı geçiştirdi. İnsanlar oy kullandıktan sonra hiçbir işlem yapılmadı, haksızlıklar görmezden gelindi,” dedi.

Öztürk, sandıkların başında bakanların ve müsteşarların dolaştığını söyleyerek, “Bakanlar ve müsteşarlar, seçim kabinlerinin arasında dolaşıyordu. Kamera kayıtları da her şeyi ortaya koyuyor. Bunlar sadece benim söylediklerim değil, tüm gerçekler.” açıklamalarında bulundu

Divan Başkanlığı’nın şikâyetleri dikkate almadığını belirten Öztürk, “Seçim boyunca yapılan hiçbir şikâyet dikkate alınmadı. Biz şikâyet ettik ama hiçbirine cevap verilmedi. Oy pusulalarına dokunmamıza bile izin vermediler.” ifadelerini kullandı.

Kurultay süresince her şeyin kamera kayıtlarıyla belgelendiğini belirten Öztürk, tüm usulsüzlüklerin açıkça ortada olduğunu söyledi: “Kameralar kuruldu ve her şey kayıt altına alındı. Bakanlar sandıklar arasında dolaşıyordu. Oy sayıları tutmadı, oylar çalındı. Parti meclisinde kullanılan oy sayısıyla başkanlık seçiminde kullanılan oy sayısı farklıydı. Oylar çalındı” dedi. “Parti Meclisi seçimlerinde bile bizi gözlemci olarak davet etmediler” Seçim sürecinde oyların sayılmasında gözlemci olarak bile kabul edilmediklerini dile getiren Öztürk, parti meclisi seçimlerinde yapılan haksızlıklara da dikkat çekti: “Parti meclisi seçilirken gözlemci olarak davet edilmedik. Oylar sayılırken bile dışarıda tutulduk. Hiçbir demokratik sürece dâhil edilmedik. Bu süreçte divan usulsüzlüklere göz yumdu.” diye konuştu.

Yasemin Öztürk, kurultayda yaşanan haksızlıklar karşısında hukuki yollarla mücadele etmeyi düşündüklerini belirtti: “Bütün bu yaşananlar karşısında dava açmayı düşünüyoruz. Hasan Taçoy ile bunu konuştuk. Yargıya başvurmak zorundayız çünkü bu kadar büyük haksızlık görmezden gelinemez.” dedi

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.