Evrensel Çocuk Hakları Derneği, Sağlık Bakanlığı önünde “Çocukların Sesi Olacağız!” sloganıyla eylem düzenledi.
Evrensel Çocuk Hakları Derneği, Toplumcu Demokrasi Partisi, Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası, Kadından Yaşama Destek Derneği, Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası, İnsan Hakları Platformu gibi kuruluşlar, Mihrimah bebeğin ailesine başsağlığı dileğinde bulunarak, diğer entübe edilen altı bebek için de acil şifalar diledi. (Üç bebek dün taburcu edildi)
Ortak açıklamada, sorumluların yargı önünde hesap vermesi gerektiği ifade edildi.
“Artık Hesap Verme Zamanı”
Açıklamada, kamu sağlığının hayati önem taşıdığı vurgulanırken, Sağlık Bakanlığı yetkililerinin acilen hesap vermesi gerektiği belirtildi. Toplumun tüm kesimlerinin yaşanan skandala duyarlı olması gerektiği ifade edilerek, kamu sağlığı alanındaki sorunların takipçisi olunacağı vurgulandı.
Açıklamanın tamamı şöyle: Kamuoyunun Dikkatine:
Maalesef çok uzun zamandır ülkemizde gün geçmiyor ki yeni bir skandal ortaya çıkmasın.
Son skandal ise üzülerek öğrendiğimiz üzere Sağlıkta karşımıza çıktı ve Mihrimah Bebeğin hayatına mal oldu, diğer 6 bebek de entübe edilmek zorunda kaldı.
Kamu Sağlık Çalışanları, uzun zamandan beridir, yetersiz personel, sürdürülebilir olmayan uzun çalışma saatleri, kamuda sağlık hizmetlerinin Bakanlık nezdindeki özelleştirme girişimleri, yanlış sağlık politikaları, protokollerin sık sık yanlış/eksik uygulanması veya yanlış uygulamalar gibi sağlık politikalarının neden olduğu kamu sağlığı hizmetlerinde güçlükler yaşandığını belirtmektedir.
Kamu Sağlık Çalışanlarının bu ikaz çığlıkları ise Hükümet tarafından dikkate alınmamış, hatta 20 Eylül 2024 tarihinde yapılması planlanan greve karşı Bakanlar Kurulu toplantı kararıyla 60 gün süre ile grevi yasaklama kararı üretmiştir. Bu Hükümet, Kamu Sağlık Çalışanlarının uyarılarına kulak asmayarak, hizmette kaliteyi düşüren yerine Kamu Sağlık Çalışanlarını susturmayı düşünmüş ve susturmuştur.
Bu vahim ihmaller silsilesinin en sonunda Mihrimah bebeğin yaşam hakkı, ailesinin sağlıklı bir yaşam hakkı bilgi ve vicdan hakkı ihlal edilmiştir. Bu acı tablonun asıl sorumlusu bu hükümetin sağlık politikalarıdır. Bu ihmaller silsilesinin en sonunda ise bu Hükümet’in sağlık politikalarıdır. Bu ihmaller zincirinin diğer sorumlusu Sağlık Bakanlığı’dır.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, Bakanlık yetkilileri acılı ailelerin “istifa” çağrılarına karşı, bu kişilerin “Provokatör” ilan edilecek kadar fütursuz davranabilme ve tenzih edilemeyecek kadar aymazdır. Belirtmek isteriz ki, artık sadece istifa yetmez. Artık hesap verme zamanı gelmiştir.
Bu vahim ihmaller silsilesinde tüm suçluların yargı önünde hesap vermesi gerekmektedir. Ancak dikkatimizi çekmek isteriz ki; esas hesap vermesi gerekenler şu an Sağlık Bakanlığı’ndaki sorumlulardır.
Kamu Sağlığı, hayati öneme sahiptir. Konunun yakın takipçisi olacağımızı belirtir, bu vesile ile aileye başsağlığı ve metanet dileriz. Diğer 6 bebeğimize de acil şifalar dileriz.