Başçeri, Anıttepe’de vurguladı: “Türkiye Cumhuriyeti, geçmişte olduğu gibi gelecekte de Kıbrıs Türküyle omuz omuza durmayı sürdürecek; haklı davasının takipçisi ve özden gelen haklarının yılmaz savunucusu olmaya devam edecektir”
Türkiye Cumhuriyeti’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a güven mektubunu sunarak göreve başlamasının ardından Atatürk Anıtı’na çelenk sundu ve anıt özel defterini imzaladı.
Anıt’a çelenk sunulmasıyla başlayan tören, saygı marşı ve saygı duruşuyla devam etti ; anıt özel defterinin imzalanmasıyla sona erdi.
Büyükelçi Başçeri, anıt özel defterine şöyle yazdı:
“Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk,
Türkiye Cumhuriyeti'nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti nezdindeki Büyükelçi olarak göreve başlandığım bugün, manevi huzurunuzda bulunmaktan büyük şeref duyuyorum.
İlke ve devrimlerinizin ışığında Kıbrıs Türk Halkının aziz şehitlerimizin kanlarıyla kurdukları Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti her geçen gün daha da güçlenerek yoluna devam etmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti olarak, Kıbrıs Türk halkının huzur, mutluluk ve refahı ile hak ve eşitlik mücadelelerinin en anlamlı eseri olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin uluslararası alanda hak ettiği yeri alması için her türlü desteği vermeye devam edeceğimizi huzurunuzda bir kez daha vurguluyor, aziz hatıranızı minnet ve şükranla yad ediyorum.
Ruhunuz şad olsun.”
ANITTEPE’YE ZİYARET
Öte yandan Ali Murat Başçeri, Kıbrıs Türk halkının varoluş ve özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük’ün anıtına çelenk sunarak, anıt özel defterini imzaladı.
Anıttepe’deki tören çelenk sunulmasıyla başlayıp, saygı marşı ve saygı duruşuyla devam etti. Tören, anıt özel defterinin imzalanmasıyla sona erdi.
Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, anıt özel defterine şu ifadelere yer verdi:
“Aziz Lider Dr. Fazıl Küçük; Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti nezdindeki Büyükelçisi olarak ikinci defa göreve başladığım bugün, Kıbrıs Türk halkının emsalsiz özgürlük ve bağımsızlık mücadelesine “Toplum Lideri olarak öncülük eden sizin manevi huzurunuzda bulunmaktan ötürü onur duyuyorum. Türkiye Cumhuriyeti, geçmişte olduğu gibi gelecekte de Kıbrıs Türküyle omuz omuza durmayı sürdürecek; haklı davasının takipçisi ve özden gelen haklarının yılmaz savunucusu olmaya devam edecektir. Sizi ve kıymetli dava arkadaşlarınızı şükran ve minnetle anıyor, aziz hatıranız önünde saygıyla eğiliyorum. Ruhunuz şad olsun.”
